Meme Kanserinde Erken Tanı Hayat Kurtarır

Günümüzde hızla artış gösteren meme kanseri oranı, kadınlar için giderek büyüyen bir tehlike haline geldi. Bu korkunun arka planındaki en büyük sebeplerden biriyse meme kanseri hakkında duyulan bilgi kirliliği olarak görülüyor. Özellikle son 10 yıl içerisinde hızla artış gösteren kanser vakalarında meme kanseri, kadın hastalarda oldukça büyük bir kanser vakası türünü kapsıyor. Bu oran kadınlarda görülen kanser türünün %33’ünü oluştururken tüm kanser hastalarının ise %20’sini tehdit ediyor. Hal böyleyken korku yerine bilinçlenmek ve hastalığın ne olduğunu bilmenin yanında; farklı kuruntulardan kurtulmak için ne olmadığını da bilmek gerekiyor.

En çok kimler etkileniyor?

Meme kanseri, meme dokusundaki süt kanalı ve süt bezleri içerisinde oluşan kanser hücresidir. Meme kanseri vakalarının yüzde 80’ini süt kanalı içerisinde oluşan ‘invaziv duktal karsinom’ türü oluşturur. Meme kanserinin diğer bir türüyse vakaların kabaca yüzde 20’sini oluşturan ‘invaziv lobüler karsinom’ nedeniyle gerçekleşir. Bu tür meme kanallarının içerisinde değil, süt bezlerinin içerisinde ortaya çıkar ve gelişim gösterir. Özellikle 50-70 yaş arasındaki kadınları etkileyen meme kanseri vakaları, genetik yatkınlık riski taşır. Birinci dereceden yakınında meme kanseri görülen bir kadının hastalığa yakalanma riski, normal bir kadından üç kat fazladır.

Meme kanseri belirtileri nelerdir?

Erken teşhis, bütün kanser türlerine karşı uygulanabilecek en etkili tedavidir. Meme kanserinde doğru yöntemle evde basit tanı testleri yapılabilir. Buradaki en önemli nokta meme kanseri için yapılan basit tanı yöntemini ‘doğru ve eksiksiz’ olarak bilmektir.

Meme kanseri belirtileri arasında en çok rastlanılan erken teşhis türü, ele gelen kitledir. Bu kitle meme dışında koltuk altında da olabilir. Kitlenin boyutu nedeniyle meme ucu içeri çökebilir. Çok nadir görülse de meme ucundan akıntılar gelebilir. Meme kanserinde evde uygulanacak en rutin muayene her ay regl bitiminden 4-5 gün sonra yapılabilen fiziksel testtir. Bu yöntemde eller yukarı doğru kaldırılır ve herhangi bir deri çöküntüsü, belirgin simetrik bozukluklar ve kabuklanma aranır. Ardından eller bele konulup göğüs kasları kasılarak deride bir çekilme farklılığı olup olmadığı kontrol edilir. Evde kolaylıkla yapılacak bu fiziksel test erken teşhiste önemli bir yer tutar.

 Doğal Beslenme her zaman doğal değildir

Meme kanseri vakalarında erken evre çok önemlidir, bu erken evrede tüketilen besin de sürecin iyileşmesi için oldukça önem taşıyan diğer bir önemli unsurdur. Aşırı kilo alımına dikkat etmek; bu doğrultuda tuzlu ve çok yemekten kaçınmak oldukça önemlidir. Ayrıca kanser sürecinde enerji almak için kullanılan bal ve pekmez, yüklü miktarda enerji içerdiği için kilo alımını hızlandırır. Kilo alımı erken evrede tedavi için risk teşkil eder.

Araştırmalar, çoğu zaman alternatif tıp amacıyla kullanılan takviye edici gıdaların yararından çok zararlarını ortaya koyuyor. Özellikle çeşitli amaçlarla pazarlanan ve herhangi bir üretim standardına uygun olmayan takviye edici gıdalar, içerdiği çeşitli katkı maddeleri ve yapay oluşları nedeniyle kanser türlerini tetikleyebilme özelliğine sahiptir. Alternatif tıp algısı ve yanlış tüketim biçimi kanser sürecinde belirleyici roldedir. Bu doğrultuda tüketilen besinin yararını, değerleri ile birlikte iyi bilmeli; kararında tüketerek vücutta oluşan yan etki olabildiğince azaltılmalıdır.

Temiz bir vücut, temiz bir sayfa

Meme kanserini atlatmış bireyler öncelikle artık hasta olmadığını unutmamalıdır. Aynı zamanda kanserin tekrardan nüksetmesine karşı hayat boyu aylık veya senelik rutin kontrollerini de yaptırmalıdır. Bu doğrultuda hasta, hastalığın tekrarlama ihtimaline karşı olabildiğince hâkimiyet kurmasını sağlar. Hastalıktan sonraki süreçte lenf bezlerinin alınması durumunda bireyin omuz hareketlerinin kısıtlanması ihtimaline karşı sürekli fizyoterapi ve uygun sporları yapması gerekir. Bu sayede kısıtlanmış olan uzvuna tekrardan hareket ve iyileştirme sağlar.

‘Meme Kanseri Bilinçlendirme Ayı’

Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) Meme Kanseri Bilinçlendirme Ayı olarak belirlediği 1-31 Ekim tarihi dolayısı ile meme kanseri konusunda bilinçlenip, doğru bilgileri eksiksiz bir şekilde diğer kadın bireylere aktarmak; hayat kurtarmak ve değer katmak için oldukça değerlidir. Özellikle basit kişisel kontroller ile edinilen tanı kriterlerini çevremize göstermek ve bu konuda bilinçlendirmek, içinde bulunduğumuz Meme Kanseri Bilinçlendirme Ayı için bireysel çaba olarak hem kendimiz hem de çevremizin sağlığına katkı sağlayacaktır. Unutmayın, erken tanı hayat kurtarır.